Author - drcengizturkmen

SAKROİLİAK AĞRILAR

SAKRO İLİAK AĞRILAR Sakroiliak bölge bir eklemdir. Kuyruk sokumu kemiği (omurganın en alt kısmı, oturduğunuzda bu kemiğin üstüne oturuyorsunuz) ile leğen kemiği arasında ki bir eklemdir. 1 – 3 mm arası haraketliliğe sahiptir. Ağrı yapmasının başlıca nedenleri: Dejeneratif: Bu bölgede ki kaslar zayıflar ise bu ekleme binen yük artar 1 – 3 mm den fazla hareket oluşur ise ağrı başlar. İnflamatuar: En çok Ankilozan spondilit ve Romatoit artritlerde görülür. Ayrıca bu eklemi gerçekten bir mikrop enfekte edebilir. Travmatik Tümör nedeniyle   Nasıl ağrı yapar? Bel ve kalçalara vuran (tek veya çift) ağrılardır. Çok az diz altına kadar yayılabilir. Bu ağrı sabahları fazla hareket ile azalır, yorulunca artar. Bu ağrı dejeneratif olarak dünyada %15 – 25 gibi bel ağrısından sorumlu olduğu bildirilir ama ben bu orana katılmıyorum. Benim serimde %5 in altında.   Tedavisi: Çok hafif ve kısa süreli ( 1 aydan kısa) yani başlangıçta ise egzersiz. Çok ağrılı ise süresine bakılmadan sakroiliak enjeksiyon. Başlangıç değilse yani uzun süredir (1 aydan uzun) bu ağrı varsa sakroiliak enjeksiyon ile ağrı geçirilir. Sakroiliak enjeksiyondan sonra egzersiz verilir böylece ağrı bir daha tekrarlamaz.   Sakroiliak enjeksiyon: Tomografi altında yapılır. Kalçadan iğne kadar bir ağrı 2 kez duyulur. Riski yoktur. 15 dakika sürer. Eve yürüyerek dönülür. Banyoya engel bir durum yoktur.
Read more...

OSTEOPOROTİK OMURGA KIRIKLARI

OMURGADA OSTEOPOROTİK KIRIKLA Osteoporoz: Halk arasında kemik erimesi olarak bilinir. Kemiğin yapısı çok zayıflamıştır. Bu zayıflık şiddetine göre omurga yüklere direnemez ve kırılır. Bulgular: Ağrı en önemli bulgudur. Ağrı iki türlüdür. Birincisi, kırık kemiğin ağrısıdır. Kırık bölgesinde duyulur. İkincisi, sinirin kökünün sıkıştığı ağrılardır. Bu kök ağrıları sıkıştığı tarafta hissedilir. Sinirin yayıldığı alanda hissedilir. Kökün ağrısına ek olarak sinirin fonksiyonu da bozulabilir yani sinir felce gidebilir veya felç olabilir. Ayrıca omurilik sıkışırsa hasta o bölgenin altında fonksiyon kaybına uğrar yani kısmi veya total felce uğrar. Tedavisi: Vertebroplasti / Kifoplasti ile omurga doldurulur. Bu genel anestezi ile veya lokal anestezi ile yapılır. Omurilik sıkışma tehlikesi yoksa kök sıkışıklığı varsa vertebroplasti ve kök bloğu yapılır. Omurilik sıkışma tehlikesinde cerrahi ile fiksatör uygulanır.
Read more...

OMURGANIN TRAVMA KIRIKLARI

OMURGANIN TRAVMATİK KIRIKLARI Düşme ve trafik kazaları en çok nedenini oluşturur. Ağrı ilk semptomdur. Kırık omuriliği zedelerse kısmi veya tam felç gelişir. Tedavisi: Omuriliğin risk altında olmadığı durumlarda vertebroplasti (omurganın içine hemen donan bir madde püskürtülür ve omurga güçlenir) veya kifoplasti (balon şişirerek alan açılır ve bu boşluğa donan madde enjekte edilir) yapılır. Risk altında ise fiksasyonlu ameliyat yapılır. Ben korse ile takip etmeye inanmıyorum. Çünkü korseler yeterli desteği sağlayamıyor. Ayrıca kullanmak çok sıkıntılıdır. Ayrıca yatarak tedavi diye bir metot yoktur. Çok eski yıllarda omurga cerrahisi çok geri iken vardı. İnsanlar aylarca yatırılırdı. Tam iyileşme zamanı 4 – 6 aydır. Böyle bir zamanın yatakta geçirilmesi felakettir.
Read more...

OMURGA ROMATİZMALARI (ANKİLOZAN SPONDİLİT, ROMATOİD ARTRİT)

ANKİLOZAN SPONDİLİT VE ROMATOİT ARTRİT Romatizma eklemleri tutar. Yani eklemlerde inflamasyon oluşur. İnflamasyonun Türkçesi yangıdır. Omurgayı tutan romatizmalar vardır. Bu durum en sık Ankilozan spondilitis ve Romatoid Artrit olarak gör ülür. Faset eklemlerin içinde mikrop olmadan sanki mikrop varmış gibi inflamasyon oluşur yani yangın oluşur. Eklem şişer. Genetik bir sorundur. Genellikle HLA B27 geni tespit edilir. Bu hastalıktan dolayı ömür kısalmaz. Ağrılı yaşanır ve öne doğru eğilme (kifoz) gelişebilir. Ayrıca bağırsak ve göz problemleri görülebilir. Bugün bu hastalık geçirilemiyor yani yok edilemiyor. Tıbbın yapmaya çalıştığı semptomların yani ağrı ve öne eğilmenin durdurulmasıdır. Bunun için ilaçlar verilmektedir. Bunlar ağrı kesiciler, kortizonlar ve bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlardır. Ne yazık ki hastayı ağrısız yaşatmaya çalışırken yan etkiler nedeniyle yaşam riske sokulmaktadır. En hafifi olan bir ağrı kesici bile mutlaka kemik iliğinizde kan yapımını azaltır, mutlaka mide barsak sisteminde kanama yapar ve mutlaka böbreklerde harabiyet yapar. Bunlar az olunca fark etmezsiniz. Yani başlangıçta anlamazsınız sonradan mutlaka anlarsınız. Halbuki RF (radyo frekans) ile faset denervasyonu ile tutulmuş faset eklemleri ağrısız hale getirile bilinir. Ayrıca en çok tutulan eklem olan Sakroiliak eklem (kuyruk sokumu kemiği ile leğen kemikleri arası) tomografi altında enjeksiyon ile bloke edilirse ağrısız hale gelir. Bu iki yaklaşım ile İLAÇSIZ AMA AĞRISIZ BİR YAŞAM SÜRÜLÜR. Sonuç olarak bu hastalıklarda çok ağır ilaçlar ile yaşamak zorunda değilsiniz. İlaçsız ve ağrısız bir yaşam cerrahi olmadan sadece iğneler ile mümkündür. Bu iğnelerin ise yan etkisi ehil ellerde yoktur.  
Read more...

OMUR KAYMA BAŞLANGICI (İNSTABİLİTE)

OMURUN KAYMA BAŞLANGICI VEYA MİNİ KAYMA (İNSTABİLİTE) Bu sorun esasında az bilinen kanıtı zor olan yaygın bir hastalıktır. Çünkü tetkikler yani MR ve Tomografi istirahat anında çekilir. Halbuki bu kaymalar hareket anında veya ellere bir yük aldığında ortaya çıkar ama biz onu göremeyiz. Haraketli röntgen çok az yardımcıdır. İnstabilitenin en iyi kanıtı muayene esnasında elde edilir.   İnstabilitenin bulguları: Ağrıdır. Bu ağrı faset ağrısı ve sinir kökü ağrısıdır. En sık faset ağrısı ile omurga ağrısı yapar. Ağrı sabahları fazla hareket ile azalır akşama yorulunca yine artar. Yatarken hastalar iyidir ama sabaha karşı sağa sola dönerken ağrı ile uyanabilirler. Sinir Kökü sıkışıklığı yapıyor ise bacağa yayılan ağrı olur yoksa bacağa yayılmaz.   Tedavisi: Radio frekans (RF) ile faset denervasyonu: Başlangıçta ve doğru planlamada çok başarılıdır. Füzyon: İlerleyen vakalarda yapılır. Mikro cerrahi ile yapılır. Fiksasyon: Hareketi çok olan daha ağır vakalarda uygulanır. Çok geniş alanda yapılması sorunların çıkmasına neden olur. Planlama çok dikkatli yapılmalıdır.
Read more...

MİKROCEP (micro pocket) NÜKSÜ DURDURUR

MİKROCEP (micro pocket) TEKNİĞİ Mikrodiskektomi sırasında çok küçük (mikro) bir farklılık ile oluşturulur. Bel fıtığı olduktan sonra tekrar etmesini (Nüksü) engeller. 8 yılda bir nüks görülmüştür. Cerrahi sürede ve taburculuk süresinde farklılık yaratmaz. Mikrocep ile mikrocerrahi bel fıtığı cerrahisinde bir umuttur. Halk arasında bel fıtığı ameliyatı olmayın bir daha oluyor cümlesinin yok olması topluma çok büyük bir mutluluk verecektir. Bel fıtığının nüksü hastaya olduğu kadar cerrahlar içinde çok zor bir durumdur. Çünkü ikinci cerrahi birinciden yapışıklıklardan (granülasyon dokusu) dolayı çok zordur. Mikrocep ile mikrocerrahiden sonra hasta Korse takmaz. Yatak istirahati yapmaz.
  1. gün egzersize başlar.
3 hafta sonra düz koşu yapabilir. Bir ay sonra futbol oynayabilir. 6 ay sonra ağır yük kaldırabilir.  
Read more...

KAPALI CERRAHİLER

  KAPALI CERRAHİLER Mikrocerrahi ve Endoskop ile yapılan cerrahilerdir. Esasında kapalı diye bir cerrahi yoktur. Çok küçük alanlardan yapılan ve dikişsiz kapatılan cerrahilerdir. Hasta bu yüzden kapalı mı – değil mi? Sorusu yerine şu soruların cevabını aramalıdır. Ne zaman işime dönebilirim? Ne zaman ağır yük kaldırabilirim? Ne zaman futbol oynaya bilirim? Ne zaman aerobik yapabilirim? Ne zaman koşabilirim? Korse takacak mıyım? Yatmam zorunlu olacak mı? Nüks yani tekrar eder mi?  
Read more...

FASET AĞRILARI

FASET AĞRILARI Faset eklemi: omurlar birbiri üzerinde dizilirken arasında disk denilen yastıklar vardır. Bu disklerin üzerinden omurların kaymasını engelleyen sağlı sollu iki adet faset eklemleridir. Bunlar sırta yakın yerdedir. Bu iki kemik uzantıları bir kapsülle sarılıdır. Aynı diz ve diğer eklemler gibi. Bu kapsülün içi sıvı ile doludur. Bu eklemlerin ağrılı yeri kapsülleridir. Bel ağrılarının en sık görülen nedenidir %45. Faset ağrısı bir hastalık adı değil bir hastalığın semptomudur. En sık görülme nedeni instabilitedir. İnstabilite, omurların kayma başlangıcı veya mini omurların kaymasıdır. Bu anormal omur hareketi omurların arkasında yani sırt tarafında bulunan faset eklemlerinde zorlanma yaparak, kemiklerin fasetin kapsülüne (eklem zarı) vurması ile oluşur. İkinci faset ağrısı nedeni inflamasyondur. Türkçesi yangıdır. Bu durum en sık Ankilozan spondilitis ve Romatoid Artrittir. Faset eklemlerin içinde mikrop olmadan sanki mikrop varmış gibi inflamasyon oluşur sanki yangın oluşur. Üçüncü faset ağrısı nedeni travmatiktir. Bu ağır bir yük taşımak, ani burkulma hareketinin olması, direkt travma gibi nedenle faset kapsülüne kemiklerin çarpması ile oluşur.   Faset ağrısı bulguları: Akut faset ağrısında, ani kilitlenme ismiyle halk arasında bilinen durumdur. Çok şiddetlidir. Hangi faset veya fasetler ağrılı ise yayılımı buralarda olur. Kalçalara vurur ama diz altına yayılım olmaz. Kronik faset ağrısında neden instabilitedir. Ağrı instabilitenin olduğu alandadır. Bu instabilitede kök sıkışıklığı olursa bacağa ağrı yayılır. Bel ağrısı kronik faset ağrısında sabahları kalkınca fazla hareket edince azalır.   Faset ağrısı tedavisi: Radio frekans (RF) ile denervasyondur. Hemen ağrı geçer. Burada kontrollü ısı kullanılmaktadır. Ehil ellerde risk yoktur. Semi anestezi ile çok kolay uygulanır ve hasta iki saat sonra taburcu edilir. Evine araba ile rahatlıkla gidilir. Ertesi gün banyo yapılır. Ertesi gün işine dönebilir. Çok hafif akut faset ağrılarında ağrı kesici ilaçlar ve yöntemler kullanılır.
Read more...

DAR KANAL (STENOZ)

OMURGADA OMURİLİĞİN GEÇTİĞİ KANALIN DARALMASIDIR Omurgayı oluşturan kemik, kemikler arası diskler, kemiklerin eklemleri (faset eklemi), bağ dokularından oluşur. Bu yapılar üst üste dizilerek bir kanal oluşturur. Bu kanaldan da omurilik geçer. Omurilik beynin uzantısıdır. Beynin komutlarını vücuda iletir. Böylece beynin vücudu yönetmesini temin eder. Omuriliğin geçtiği kanal daralır ise omuriliğin çalışması engellenir. Bu beynin vücudu yönetememesi demektir. Omurların oluşturduğu kanalın kireç ve/veya bağ dokusu ile daralması ile omuriliğin sıkışarak hasarlanmasıdır. Bu çoğu zaman instabilite yani kayma başlangıcı ile olur ve omurilik sıkışma etkisi çok artar. Bu tehlikeli durumu omurilik size ağrı ile haber verir. Siz bu ağrıyı anlamayıp ağrı kesici veya ağrı kesen yöntemler ile durdurursanız hastalık ilerleyerek size ağır bedel ödetir. Unutmayın her ağrı bir ikazdır. Yani ağrı vücudun bir alarm sistemidir. Ağrı nedeni ve sonucu anlaşılmadan durdurulmaz. Bu büyük bir hatadır. Kanal hangi seviyede daraldı ise o seviyenin bulgularını verir. Boyun omurunda dar kanal olur ise SERVİKAL DAR KANAL. Sırt omurunda dar kanal olur ise TORAKAL DAR KANAL. Bel bölgesinde dar kanal olur ise LOMBER DAR KANAL denir. Çok önemli bir nokta ise dar kanal ağrıları dalgalıdır yani ağrılar başlar sonra geri çekilir siz geçti gitti zannedersiniz. Sonra yine gelir ve gider. Bu sürekli senelerce devam eder. Her geliş daha ağrılıdır ve sizi felce doğru götürür. Bu gidiş son noktaya geldiğinde yani felç ortaya fazlası ile çıktığında siz yaşlı olma ve beraberinde kalp, akciğer, böbrek …gibi rahatsızlıklarınız yüzünden cerrahiye gidemeyecek durumda olabilirsiniz. Bu sizin son 20 – 30 yılınızın çok zor geçmesine neden olur. Bu yüzden yaşınız ilerlemeden eğer varsa kanal darlığınızın tedavisini yaptırın. Bunu hekiminize sormalısınız. Beni bu omurga 100 yaşına kadar taşıyabilir mi? Sorusunu sorun. Artık bunun cevabını biliyoruz. Kanal darlığı tedavisi cerrahi ile mikrocerrahi veya endoskopik cerrahi ile kanalın açılıp omuriliğin rahatlatılmasıdır ve felce gidişin durdurulmasıdır. Çok erken safhada yakalanırsa egzersiz kanalı açmaz ama kanalın daralmasını durdurur.  
Read more...

BOYUN OMURU DAR KANALI (SERVİKAL STENOZ)

BOYUN OMURLARINDA KANAL DARLIĞI (SERVİKAL STENOZ) Lütfen bu bölümü okumadan önce DAR KANAL (STENOZ) yazısını okuyun. Boyun bölgesinde omurların oluşturduğu kanalın kireç ve/veya bağ dokusu ile daralması ile omuriliğin sıkışarak hasarlanmasıdır. Bu çoğu zaman instabilite yani kayma başlangıcı ile olur ve omurilik sıkışma etkisi çok artar. Boyunda omurilik sıkışır ve yaralanır ise yürümede güçlük, vücudun çok sert olması, ayakların becerisinin azalması sonucu çok sık takılıp düşme, ellerde becerisizlik çatal kaşık kullanamama, düğmenin iliklenememesi, örgü örmede becerisizlik, ellerde uyuşukluk gibi belirtileri vardır. Düşme sonucunda veya özellikle arkadan araba çarpmasında hızla felç gelişebilir. Tedavi kanalın açılmasıdır. Bu mikrocerrahi veya endoskopik cerrahiyle yapılır. İnstabilite varsa fiksatör kullanılır. Planlama çok önemlidir. Hekimlerin planları çok farklıdır bu yüzden hastaların kafaları sıklıkla karışır. Bu normaldir çünkü bilgi çoktur bu yüzden planlarda farklı olur. Kanal ne kadar dar ise ameliyat riski artar. Bu yüzden geciktirmek çok yanlıştır. Gecikince bazı kaybedilenler geri dönmeye bilir.
Read more...